البحث

عبارات مقترحة:

السيد

كلمة (السيد) في اللغة صيغة مبالغة من السيادة أو السُّؤْدَد،...

المجيد

كلمة (المجيد) في اللغة صيغة مبالغة من المجد، ومعناه لغةً: كرم...

الحي

كلمة (الحَيِّ) في اللغة صفةٌ مشبَّهة للموصوف بالحياة، وهي ضد...

Ömer b. el-Hattâb –radıyallahu anh-’tan merfû olarak rivayet edildiğine göre Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu: «Eğer Allah’a hakkıyla tevekkül etseydiniz, O sabah aç çıkıp akşam tok dönen kuşları rızıklandırdığı gibi sizi de rızıklandırırdı.»

شرح الحديث :

Bu hadis, bizi bütün işlerimizde Allah Teâlâ’ya tevekkül etmeye yönlendiriyor. Tevekkülün hakikati, Allah -Azze ve Celle-’ye dünya ve din işlerinde yararlı olan şeyleri elde etmede ve zararlı olanları uzaklaştırmada itimat etmek/güvenmektir. Allah Subhanehu ve Teâlâ’dan başka veren, engelleyen, fayda ve zarar veren yoktur. İnsanın üzerine düşen faydalı olanları elde etmede ve zararlı olanları uzaklaştırmada Allah’a tevekkülle beraber sebepleri yerine getirmektir. (Kim Allah’a tevekkül ederse o, ona yeter) , (Tevekkül edenler yalnız ona tevekkül etsinler). Kul ne zaman bunu yaparsa, Allah onu sabah aç karınla yuvasından çıkıp akşam olunca da tok olarak dönen kuşları rızıklandırdığı gibi rızıklandırır.


ترجمة هذا الحديث متوفرة باللغات التالية