البحث

عبارات مقترحة:

الشاكر

كلمة (شاكر) في اللغة اسم فاعل من الشُّكر، وهو الثناء، ويأتي...

الواحد

كلمة (الواحد) في اللغة لها معنيان، أحدهما: أول العدد، والثاني:...

الباطن

هو اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على صفة (الباطنيَّةِ)؛ أي إنه...

سورة الفتح - الآية 27 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿لَقَدْ صَدَقَ اللَّهُ رَسُولَهُ الرُّؤْيَا بِالْحَقِّ ۖ لَتَدْخُلُنَّ الْمَسْجِدَ الْحَرَامَ إِنْ شَاءَ اللَّهُ آمِنِينَ مُحَلِّقِينَ رُءُوسَكُمْ وَمُقَصِّرِينَ لَا تَخَافُونَ ۖ فَعَلِمَ مَا لَمْ تَعْلَمُوا فَجَعَلَ مِنْ دُونِ ذَٰلِكَ فَتْحًا قَرِيبًا﴾

التفسير

Andolsun ki Allah, elçisine gösterdiği ve onun da ashabına haber verdiği rüyasını doğru çıkardı. O'nun rüyası kendisinin, ashabı ile birlikte (hac) ibadetinin bitişinin habercisi olarak bir kısmının saçlarını kazıtmış bir kısmının ise saçlarını kısaltmış olduğu halde düşmanlarından güvende olarak Mekke'ye girmeleriydi. -Ey Mü'minler!- Sizler kendi maslahatınıza (yararınıza) olan şeyi bilmezken Allah bunu bilmekteydi ve Mekke'ye girişinize dair olan rüyanın gerçekleşmesinden önce sizlere o sene yakın bir fetih vermişti. İşte o fetih; Allah Teâlâ'nın Hudeybiye Anlaşması ve onun devamında Hudeybiye'ye katılan Mü'minlerin elleri ile gerçekleştirmiş olduğu Hayber'in Fethi idi.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم