البحث

عبارات مقترحة:

الآخر

(الآخِر) كلمة تدل على الترتيب، وهو اسمٌ من أسماء الله الحسنى،...

الرب

كلمة (الرب) في اللغة تعود إلى معنى التربية وهي الإنشاء...

الحفي

كلمةُ (الحَفِيِّ) في اللغة هي صفةٌ من الحفاوة، وهي الاهتمامُ...

سورة العنكبوت - الآية 46 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿۞ وَلَا تُجَادِلُوا أَهْلَ الْكِتَابِ إِلَّا بِالَّتِي هِيَ أَحْسَنُ إِلَّا الَّذِينَ ظَلَمُوا مِنْهُمْ ۖ وَقُولُوا آمَنَّا بِالَّذِي أُنْزِلَ إِلَيْنَا وَأُنْزِلَ إِلَيْكُمْ وَإِلَٰهُنَا وَإِلَٰهُكُمْ وَاحِدٌ وَنَحْنُ لَهُ مُسْلِمُونَ﴾

التفسير

-Ey Mü'minler!- Yahudi ve Hristiyanlarla ancak en ideal yol ve en iyi üslupla mücadele edin ve şavaşın. Bu, apaçık delil ve öğüt almaya davet etmektir. Ancak kibirlenip inat eden ve size karşı savaş ilan edenlerle, Müslüman oluncaya yahut alçalmış olarak cizye verene kadar savaşın. Yahudi ve Hristiyanlara şöyle söyleyin: "Allah'ın bize Kur'an'dan indirdiğine, Tevrat ve İncil'den size indirdiğine iman ettik. Bizim de sizin de ilahınız birdir. Uluhiyetinde, rububiyetinde ve kemalinde O'nun hiçbir ortağı yoktur. Bizler yalnızca O'na itaat eder ve boyun eğeriz."

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم