البحث

عبارات مقترحة:

المجيد

كلمة (المجيد) في اللغة صيغة مبالغة من المجد، ومعناه لغةً: كرم...

المحيط

كلمة (المحيط) في اللغة اسم فاعل من الفعل أحاطَ ومضارعه يُحيط،...

الخالق

كلمة (خالق) في اللغة هي اسمُ فاعلٍ من (الخَلْقِ)، وهو يَرجِع إلى...

سورة القصص - الآية 48 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿فَلَمَّا جَاءَهُمُ الْحَقُّ مِنْ عِنْدِنَا قَالُوا لَوْلَا أُوتِيَ مِثْلَ مَا أُوتِيَ مُوسَىٰ ۚ أَوَلَمْ يَكْفُرُوا بِمَا أُوتِيَ مُوسَىٰ مِنْ قَبْلُ ۖ قَالُوا سِحْرَانِ تَظَاهَرَا وَقَالُوا إِنَّا بِكُلٍّ كَافِرُونَ﴾

التفسير

Peygamberimiz Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-, Rabbinin elçisi olarak gelince, Kureyş Yahudilere gelerek onun hakkında soru sordular. Yahudiler onlara delil öğreterek şöyle dediler: “Muhammed’e Rabbinin elçisi olduğuna delalet eden, Musa’ya verilen el (mucizesi), âsa gibi mucizeler verilmedi mi?” -Ey Peygamber!- Onlara cevap olarak de ki: “Yahudiler daha önce Musa’ya verilen ayetleri inkâr etmediler mi?” Onlar, Tevrat ve Kur'an hakkında şöyle dediler: “Muhakkak bu ikisi, birbirini destekleyen birer sihirdir.” Ve; “Elbette biz, Tevrat ve Kur’an’da bulunanların hepsini inkâr eden kâfirleriz.”

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم