البحث

عبارات مقترحة:

الحسيب

 (الحَسِيب) اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على أن اللهَ يكفي...

الغني

كلمة (غَنِيّ) في اللغة صفة مشبهة على وزن (فعيل) من الفعل (غَنِيَ...

الباطن

هو اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على صفة (الباطنيَّةِ)؛ أي إنه...

سورة القصص - الآية 43 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿وَلَقَدْ آتَيْنَا مُوسَى الْكِتَابَ مِنْ بَعْدِ مَا أَهْلَكْنَا الْقُرُونَ الْأُولَىٰ بَصَائِرَ لِلنَّاسِ وَهُدًى وَرَحْمَةً لَعَلَّهُمْ يَتَذَكَّرُونَ﴾

التفسير

Şüphesiz biz, geçmiş ümmetlere peygamberlerimizi gönderdik ve onları yalanladılar. Yalanlamaları sebebiyle biz de onları helâk ettik ve ardından Musa’ya Tevrat’ı verdik. Tevrat faydalı olan şeyleri gösterir ta ki bu faydalı şeylerle insanlar amel etsinler. Bir de bırakıp terk etsinler diye zararlı şeyleri onlara haber verir. Ayrıca Tevrat’ta insanları hayırlı amellere irşat eden, dünya ve ahiret hayırlarının içinde bulunduğu bir rahmet vardır. Umulur ki, onlar Yüce Allah’ın bahşetmiş oldukları nimetlerini hatırlarlar da O'na şükredip iman ederler.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم