البحث

عبارات مقترحة:

المقيت

كلمة (المُقيت) في اللغة اسم فاعل من الفعل (أقاتَ) ومضارعه...

الصمد

كلمة (الصمد) في اللغة صفة من الفعل (صَمَدَ يصمُدُ) والمصدر منها:...

الملك

كلمة (المَلِك) في اللغة صيغة مبالغة على وزن (فَعِل) وهي مشتقة من...

سورة النّور - الآية 60 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿وَالْقَوَاعِدُ مِنَ النِّسَاءِ اللَّاتِي لَا يَرْجُونَ نِكَاحًا فَلَيْسَ عَلَيْهِنَّ جُنَاحٌ أَنْ يَضَعْنَ ثِيَابَهُنَّ غَيْرَ مُتَبَرِّجَاتٍ بِزِينَةٍ ۖ وَأَنْ يَسْتَعْفِفْنَ خَيْرٌ لَهُنَّ ۗ وَاللَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ﴾

التفسير

Evlenme arzusu kalmayıp, yaşlılıkları sebebi ile hayızdan kesilen ve hamile kalmaları da mümkün olmayan yaşlı kadınların, örtmekle emrolundukları gizli olan ziynetlerini/süslerini açığa vurmaksızın rida ve peçe gibi dış elbiselerini çıkarmalarında kendileri için bir günah/sakınca yoktur. Daha iffetli olmaları ve iyice örtünmeleri için dış elbiselerini giymeleri kendileri için daha hayırlıdır. Allah sözlerinizi hakkıyla işiten ve yaptıklarınızı hakkıyla bilendir. Bundan hiçbir şey O'na gizli kalmaz. O, yaptıklarınızın karşılığını size verecektir.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم