البحث

عبارات مقترحة:

العزيز

كلمة (عزيز) في اللغة صيغة مبالغة على وزن (فعيل) وهو من العزّة،...

الإله

(الإله) اسمٌ من أسماء الله تعالى؛ يعني استحقاقَه جل وعلا...

البصير

(البصير): اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على إثباتِ صفة...

سورة الكهف - الآية 50 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿وَإِذْ قُلْنَا لِلْمَلَائِكَةِ اسْجُدُوا لِآدَمَ فَسَجَدُوا إِلَّا إِبْلِيسَ كَانَ مِنَ الْجِنِّ فَفَسَقَ عَنْ أَمْرِ رَبِّهِ ۗ أَفَتَتَّخِذُونَهُ وَذُرِّيَّتَهُ أَوْلِيَاءَ مِنْ دُونِي وَهُمْ لَكُمْ عَدُوٌّ ۚ بِئْسَ لِلظَّالِمِينَ بَدَلًا﴾

التفسير

-Ey Rasûl!- Meleklere: "Âdem'e secde edin!" dediğimizde, hemen meleklerin hepsi Rablerinin emrine uyarak selâmlama secdesi yaptılar. Ancak İblis secde etmedi. O İblis cinlerdendi, meleklerden değildi. Secde etmeye karşı kibirlendi ve Rabbine itaat etme emrinin dışına çıktı. -Ey insanlar!- Şimdi beni bırakıp da onu ve soyunu size düşman olmalarına rağmen dost mu ediniyorsunuz? Düşmanlarınızı kendinize nasıl dost ediniyorsunuz? Allah Teâlâ'nın dostluğu yerine Şeytan'ı kendilerine dost edinen zalimlerin yaptıkları ne kötüdür ve ne çirkin bir iştir?

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم