البحث

عبارات مقترحة:

البارئ

(البارئ): اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على صفة (البَرْءِ)، وهو...

العالم

كلمة (عالم) في اللغة اسم فاعل من الفعل (عَلِمَ يَعلَمُ) والعلم...

الشافي

كلمة (الشافي) في اللغة اسم فاعل من الشفاء، وهو البرء من السقم،...

سورة الكهف - الآية 18 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿وَتَحْسَبُهُمْ أَيْقَاظًا وَهُمْ رُقُودٌ ۚ وَنُقَلِّبُهُمْ ذَاتَ الْيَمِينِ وَذَاتَ الشِّمَالِ ۖ وَكَلْبُهُمْ بَاسِطٌ ذِرَاعَيْهِ بِالْوَصِيدِ ۚ لَوِ اطَّلَعْتَ عَلَيْهِمْ لَوَلَّيْتَ مِنْهُمْ فِرَارًا وَلَمُلِئْتَ مِنْهُمْ رُعْبًا﴾

التفسير

Ey (Ashab-ı Kehf'in) haberlerini takip eden!- Onlar uykuda oldukları halde gözleri açık olduğundan dolayı sen onları uyanık sanırsın. Hâlbuki gerçek manada uykudadırlar. Onlar uyurken, toprağın cesetlerini çürütmemesi için biz onları bazen sağ taraflarına ve bazen sol taraflarına döndürüyorduk. Onlarla beraber olan köpekleri de mağaranın ağzında ayaklarını uzatmış yatmaktaydı. Eğer onların bu durumlarına muttali olup görseydin; onlardan korktuğundan dolayı yüz çevirip kaçardın ve gördüklerin yüzünden için korku ile dolardı.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم