البحث

عبارات مقترحة:

الأعلى

كلمة (الأعلى) اسمُ تفضيل من العُلُوِّ، وهو الارتفاع، وهو اسمٌ من...

المعطي

كلمة (المعطي) في اللغة اسم فاعل من الإعطاء، الذي ينوّل غيره...

سورة الإسراء - الآية 60 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿وَإِذْ قُلْنَا لَكَ إِنَّ رَبَّكَ أَحَاطَ بِالنَّاسِ ۚ وَمَا جَعَلْنَا الرُّؤْيَا الَّتِي أَرَيْنَاكَ إِلَّا فِتْنَةً لِلنَّاسِ وَالشَّجَرَةَ الْمَلْعُونَةَ فِي الْقُرْآنِ ۚ وَنُخَوِّفُهُمْ فَمَا يَزِيدُهُمْ إِلَّا طُغْيَانًا كَبِيرًا﴾

التفسير

-Ey Rasûl!- Hani sana : "Muhakkak ki Rabbin bütün insanları güçle kuşatmıştır." demiştik. Hepsi O'nun kabzasındadır/elindedir. Yüce Allah seni onlardan engelleyip, korumaktadır. Tebliğ etmekle emrolunduğun şeyleri tebliğ et! İsra gecesinde sana gösterdiklerimiz insanlar için ancak bir imtihandan ibarettir. Bu gördüklerini onlara söylediğinde, tasdik mi edecekler yoksa yalanlayacaklar mı? Biz Kur'an'da zikredilen Cehennem'in dibinde yetişen zakkum ağacını insanlar için sadece bir imtihan kılmıştık. Eğer bu iki mucizeye inanmazlarsa; bu ikisinden başka diğer mucizelere de iman etmeyeceklerdir. Onları gönderdiğimiz mucizelerle korkutuyoruz; fakat bu, onların küfürlerini arttırmak ve ısrarla sapıklığa devam etmelerinden başka bir şeye yaramıyor.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم