البحث

عبارات مقترحة:

القدوس

كلمة (قُدُّوس) في اللغة صيغة مبالغة من القداسة، ومعناها في...

الجواد

كلمة (الجواد) في اللغة صفة مشبهة على وزن (فَعال) وهو الكريم...

البر

البِرُّ في اللغة معناه الإحسان، و(البَرُّ) صفةٌ منه، وهو اسمٌ من...

سورة إبراهيم - الآية 18 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿مَثَلُ الَّذِينَ كَفَرُوا بِرَبِّهِمْ ۖ أَعْمَالُهُمْ كَرَمَادٍ اشْتَدَّتْ بِهِ الرِّيحُ فِي يَوْمٍ عَاصِفٍ ۖ لَا يَقْدِرُونَ مِمَّا كَسَبُوا عَلَىٰ شَيْءٍ ۚ ذَٰلِكَ هُوَ الضَّلَالُ الْبَعِيدُ﴾

التفسير

Kâfirlerin; sadaka, ihsanda bulunmak ve acizlere merhamet etmek gibi yapıp takdim ettikleri iyi amelleri, fırtınanın şiddetli olduğu bir günde (savrulan) küle benzer. (Rüzgâr) onu şiddetli bir şekilde taşıyarak savurur, ondan hiçbir eser kalmayana kadar onu her yere dağıtır. İşte kâfirlerin amelleri de böyledir, küfür onları savurur. Kıyamet günü (amel) sahibi ondan hiçbir şey istifade etmez. İman temelleri üzerine yapılmayan her amel, doğru yoldan uzak bir sapıklıktır.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم