البحث

عبارات مقترحة:

الرءوف

كلمةُ (الرَّؤُوف) في اللغة صيغةُ مبالغة من (الرأفةِ)، وهي أرَقُّ...

الحسيب

 (الحَسِيب) اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على أن اللهَ يكفي...

سورة يوسف - الآية 100 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿وَرَفَعَ أَبَوَيْهِ عَلَى الْعَرْشِ وَخَرُّوا لَهُ سُجَّدًا ۖ وَقَالَ يَا أَبَتِ هَٰذَا تَأْوِيلُ رُؤْيَايَ مِنْ قَبْلُ قَدْ جَعَلَهَا رَبِّي حَقًّا ۖ وَقَدْ أَحْسَنَ بِي إِذْ أَخْرَجَنِي مِنَ السِّجْنِ وَجَاءَ بِكُمْ مِنَ الْبَدْوِ مِنْ بَعْدِ أَنْ نَزَغَ الشَّيْطَانُ بَيْنِي وَبَيْنَ إِخْوَتِي ۚ إِنَّ رَبِّي لَطِيفٌ لِمَا يَشَاءُ ۚ إِنَّهُ هُوَ الْعَلِيمُ الْحَكِيمُ﴾

التفسير

Yusuf kendi oturduğu tahtın üzerine babasını ve anasını oturttu. Babası, annesi ve on bir kardeşi ona secde etmek için önünde eğildiler. Bu secde rüyada olduğu gibi Allah'ın emrini gerçekleştirmek için yapılan saygı secdesi idi, ibadet secdesi değildi. Bundan dolayı Yusuf -aleyhisselam- babasına şöyle dedi: Bu sizin beni secde ile selamlamanızdır. Bu, daha önceden gördüğüm ve sana anlattığım rüyamın açıklamasıdır. Rabbim bu rüyayı hakikate dönüştürdü. Şeytan benimle kardeşlerimin arasını bozduktan sonra Rabbim beni zindandan çıkararak ve sizi de çölden getirerek bana ihsanda bulundu. Şüphesiz Rabbim dilediği şeyi idare etmesinde lütuf sahibidir. Şüphesiz O, kullarının durumlarını hakkıyla bilendir. İşlerini idare etmede hikmet sahibidir.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم