البحث

عبارات مقترحة:

الرقيب

كلمة (الرقيب) في اللغة صفة مشبهة على وزن (فعيل) بمعنى (فاعل) أي:...

الحيي

كلمة (الحيي ّ) في اللغة صفة على وزن (فعيل) وهو من الاستحياء الذي...

الولي

كلمة (الولي) في اللغة صفة مشبهة على وزن (فعيل) من الفعل (وَلِيَ)،...

سورة الأعراف - الآية 95 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿ثُمَّ بَدَّلْنَا مَكَانَ السَّيِّئَةِ الْحَسَنَةَ حَتَّىٰ عَفَوْا وَقَالُوا قَدْ مَسَّ آبَاءَنَا الضَّرَّاءُ وَالسَّرَّاءُ فَأَخَذْنَاهُمْ بَغْتَةً وَهُمْ لَا يَشْعُرُونَ﴾

التفسير

Sonra kötülüğü, fakirliği, darlığı ve hastalığı değiştirip yerine iyilik, hayır, bolluk ve güven verdik de halkın sayısı çoğaldı, malları bollaşıp arttı ve ardından şöyle dediler: "Bizim başımıza gelen şer ve hayırlar olağan bir döngüdür. Daha önce bizim atalarımız da böyle darlığa düşmüşler ve sonra bolluk görmüşlerdi." Başlarına gelen bu sıkıntılardan ibret almaları ve kendilerine verilen bu nimetlerin de istidrac olduğunu anlamaları istenmişti. Biz de kendilerini, hiç farkında olmadıkları ve beklemedikleri bir sırada ansızın yakalayıp cezalandırdık.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم