البحث

عبارات مقترحة:

البصير

(البصير): اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على إثباتِ صفة...

الجبار

الجَبْرُ في اللغة عكسُ الكسرِ، وهو التسويةُ، والإجبار القهر،...

الباطن

هو اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على صفة (الباطنيَّةِ)؛ أي إنه...

سورة المائدة - الآية 19 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿يَا أَهْلَ الْكِتَابِ قَدْ جَاءَكُمْ رَسُولُنَا يُبَيِّنُ لَكُمْ عَلَىٰ فَتْرَةٍ مِنَ الرُّسُلِ أَنْ تَقُولُوا مَا جَاءَنَا مِنْ بَشِيرٍ وَلَا نَذِيرٍ ۖ فَقَدْ جَاءَكُمْ بَشِيرٌ وَنَذِيرٌ ۗ وَاللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ﴾

التفسير

Yahudi ve Hristiyanlardan olan ey Ehl-i Kitap! Peygamberlerin gönderilmesine ara verildikten ve gönderilmesine şiddetli ihtiyaç olduktan sonra peygamberimiz Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem- size geldi.Ta ki bizlere Allah'ın sevabını müjdeleyen ve azabını uyaran bir rasûl gelmedi dememeniz içindir. Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'i yüce Allah'ın mükâfaatını müjdeleyici ve cezalarına karşı uyarıcı olarak sizlere gelmişti. Allah her şeye gücü yetendir. Hiçbir şey O'nu aciz bırakamaz. Rasûlleri göndermesi de Allah'ın kudretindendir. Gönderdiği bu elçilerin sonuncusu Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'dir.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم