البحث

عبارات مقترحة:

القابض

كلمة (القابض) في اللغة اسم فاعل من القَبْض، وهو أخذ الشيء، وهو ضد...

الرزاق

كلمة (الرزاق) في اللغة صيغة مبالغة من الرزق على وزن (فعّال)، تدل...

المقدم

كلمة (المقدِّم) في اللغة اسم فاعل من التقديم، وهو جعل الشيء...

سورة آل عمران - الآية 117 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿مَثَلُ مَا يُنْفِقُونَ فِي هَٰذِهِ الْحَيَاةِ الدُّنْيَا كَمَثَلِ رِيحٍ فِيهَا صِرٌّ أَصَابَتْ حَرْثَ قَوْمٍ ظَلَمُوا أَنْفُسَهُمْ فَأَهْلَكَتْهُ ۚ وَمَا ظَلَمَهُمُ اللَّهُ وَلَٰكِنْ أَنْفُسَهُمْ يَظْلِمُونَ﴾

التفسير

Kâfirlerin hayır yolunda infakta bulundukları ve sevabını bekledikleri harcamaların misali; kendilerine günah ve diğer şeylerle zulmeden bir topluluğun ekinlerini vurup mahveden kavurucu ve soğuk bir rüzgârın durumu gibidir. Bu rüzgâr onların ekinlerine zarar vermiştir. İnfak etmiş oldukları şeylerden çok, hayır ümit etmişlerdir. Aynı bu rüzgarın ekine zarar verip ondan faydalanamadıkları gibi, küfürleri de ümitvar oldukları amellerin sevaplarını yok eder. Allah Teâlâ onlara zulmetmekten münezzehtir. Ancak onlar Allah'ı inkâr edip rasûllerini yalanladıklarından dolayı kendi nefislerine zulmetmişlerdir.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم